Homo Sapiens 200.000 küsür yıldır evrim sürecinde gezegenimizde büyük gelişimler sahnelemiş. Bize anlatılan tarihe dönüp baktığımızda, uzmanlık gerektiren spesifik işler haricinde özellikle son 2 yıldır büyük kitlelerin de günlük hayatına hızla giren Yapay Zeka uygulamalarının insanlığa ateş ve yazının bulunması kadar güçlü bir dönüşüm getireceği çok aşikar…
Yapay Zeka şüphesiz sanayi, sağlık, güvenlik, big data olarak tanımlanan kompleks verilerin işlenmesi vb. konularda büyük bir zaman, emek, nakit ve enerji tasarrufu sağlıyor. Özellikle sağlık sektöründe kişiselleştirilmiş sağlık anlayışı ile muhtelif organ üretimleri ile yaşam süresinin uzatılması ve biyonik uzuvlar ile engelleri ortadan kaldırarak yaşam kalitesini her anlamda yükseltiyor.
Yapay Zeka sürecinin Getirileri
Yapay Zeka özellikle aşağıdaki sektörlerde büyük faydalar sağlayan şekillerde yaşamımıza hızla girdi;
► Fiziksel Sağlık : Kişiselleştirilmiş Sağlık Hizmetleri ( Yapay organ, uzuv üretimi, wellaging vb.)
► Mental Sağlık: Psikolojik Danışmanlık, Stres Yönetimi ve Kaliteli Uyku Uygulamaları
► Eğitim: Kişiye Özel Spesifik ve Profesyonel Eğitim Alternatifleri
► Asistan Hizmetleri ile zaman verimlilik artışı ve daha iyi bir İş&Yaşam dengesi
Günlük yaşamı etkileme kapasitesine sahip çaptaki teknolojik ilerlemeleri takip etmenin özellikle kariyer ve finansal wellbeing halimizi dengede tutmak ve çağa ayak uydurmak için elzem olduğunu düşünüyorum. Fakat tüm bilgilerin ortalığa neredeyse sınırsızca döküldüğü bu zamanda, insanın öğrenme kapasitesi ve öğrenmeye ayırabileceği zamanı da hesaba katarsak, bilgi ve gelişimleri önce etki alanımıza göre eleyerek sonra ilgi alanlarımıza göre seçmeye devam etmenin hayatımızın kalitesini yükseltip, kolaylaştıracağını düşünüyorum. Ve bunu da yapabilmek üzere ortalama bir dijital okur-yazarlığa sahip olmamız gerekiyor. Bu bize teknoloji le sağlıklı ilişkiler kurmaya başlayarak, getirdiği kolaylıklar ve olanaklarla birlikte, zararlı etkilerinden nasıl korunacağımızı da öğretecek en sağlıklı yol gibi duruyor.
Zira dünyadaki lider AI geliştiricileri Yapay Zeka regülasyonları sağlanmadığı takdirde insanlık için atom bombasından daha tehlikeli bir hale geleceğini adeta bağırarak durmadan belirtiyorlar.
Yapay Zeka sürecinin Potansiyel Götürüleri
Peki bu tehditler arasında özetle neler sıralanıyor?
• Yapay Zeka geliştiricileri tarafından insani etik prensip düzenlemelerinin ortak kararla henüz belirlenememiş olması
• Veri Gizliliği konusunda hala boşlukların olması
• Dikkat dağıtıcı özelliklerini yönetememek nedeniyle anksiyete ve depresyon artışı
• Potansiyel İş Kayıpları
• Singularity terimi yani teknolojik tekillik, yapay zekânın insan zekâsının ötesine geçerek, insanlığın geleceğini öngörülemez bir hâle getireceğini ifade ediyor.
• Bu kavramın içinde, yapay zekânın insan bedenine entegre edilme olasılığı da konuşulmakta. Bunun neticesinde bireysel ve toplumsal akıl ve ruh sağlığının bozulması, tüm dünyada Sosyal Wellbeing ve Çevresel Wellbeing halininin parçalanması ve neticesinde insanın özünden ve doğadan kopuşlarıyla intihar vakalarının yükselmesi.
Bu girişten sonra konuya dünyada en çok hakim olan söz sahiplerinden Google ‘un eski efsanevi CEO’su Erich Shmidt, Microsoft'ta CEO'nun Kıdemli Danışmanı ve Microsoft Araştırma ve Strateji Direktörlüğü yapmış olan işadamı Craig Mundie ve Amerika’lı ünlü diplomat ve siyaset bilimci Henry Kissinger’ın birlikte kaleme aldığı Genesis isimli kitaplarından bahsedeceğim.
Tam ismi Genesis: Yapay Zeka, Umut ve İnsan Ruhu ( Genesis: AI, HOPE and HUMAN SPIRIT) olan bu kitap, yapay zekanın insanlık üzerindeki derin etkisinin kapsamlı bir araştırması olarak piyasaya 2024 Aralık ayında sunuldu.
• Henry Kissinger’ın Yapay Zeka uygulamalarının jeopolitik ve diplomasi açısından irdelediği,
• Eric Schmidt’in teknoloji ve iş dünyasındaki deneyimlerini paylaştığı,
• Craig Mundie’nin ise teknolojik inovasyon uzmanlığına dair paylaşımlar yaptığı
ve Henry Kissinger’ın ölmeden hemen önce yazdığı son kitap olması nedeniyle de ekstra önem taşıyan GENESIS’de Yapay Zeka açısından küresel güç yapıları, ekonomiler, sosyal dinamikleri yeniden şekillendirme potansiyeli ve yapay zekanın hızlı ilerlemesinin yarattığı etik ikilemler ve zorluklar incelenmiş. Bu konular Genesis’de şu dört çerçevede ele alınmış;
•Yapay Zeka çağında İnsan Onuru
•Yapay Zeka gelişiminin Jeopolitik Riskleri
•Şirketlerin yapay zeka ekosistemini şekillendirmedeki belirleyici Rolü
•Yapay Zeka geliştirilirken uluslararası işbirliğinin zaruriyeti
Kitapda ele alınan temel noktaları sizler için özetledim:
Yapay Zekanın Dönüştürücü Gücü:
Yapay zekânın matbaanın icadı ya da nükleer enerji gibi tarihsel değişimlerle kıyaslanabilecek devrimci bir güç olduğu vurgulanıyor.
Yapay zekânın küresel güç dinamiklerini, ekonomileri ve sosyal yapıları nasıl yeniden şekillendirme potansiyeli incelenmiş.
• Jeopolitik Etkiler:
Yazarlar, yapay zekâ ile ilişkili jeopolitik riskleri, özellikle de gücün birkaç ulusun veya şirketin elinde toplanmasını vurguluyor.
Kitlesel gözetim ve sosyal kontrol gibi otoriter amaçlar için kullanılma potansiyeli ile
Etik ve düzenleyici çerçeveler oluşturmak için uluslararası işbirliğine duyulan ihtiyacı da üstüne epeyce basarak belirtmişler.
• Kurumsal Etki:
Teknoloji şirketlerinin Yapay Zeka ekosistemindeki önemli etkisini ile bu kuruluşların aşırı güce sahip olma potansiyeli hakkında endişelerini dile getiriyorlar.
Şirketlerin egemen rolünü ve hükümetlerin bu gelişimi gözetim altında tutması gerektiği üstünde durmuşlar.
• Etik Hususlar:
Yüksek olasılıkla Yapay Zeka’nın insan onuru, özgür irade ve temel insani değerlere meydan okuma potansiyelinin engellenmesi üzere derhal geliştiriciler ile etik kavramlarda mutabakat sağlanmasının önemine her bölümde yer vermişler.
.jpg)
Özetle Genesis , Super Intelligence’ın hayatı kolaylaştırıcı çözümlerinin yanısıra risklerini azaltan, dengeli bir şekilde düzenleme ve etik tasarımların olması gerekliliğini ortaya koymuş bulunan bir araştırma ve deneyimlerin paylaşıldığı içerikleri barındırıyor. Yazarlar basit, madde madde sıralanmış bir çözüm listesi yerine, yapay zekanın ortaya çıkardığı karmaşık zorlukları düşünmek ve ele almak için genel bir perspektif sunmuşlar.
Bundan sonraki yazılarımda Super Intelligence döneminde Homo Sapiens’in wellbeing halini korumasına yönelik önerilerimle devam edeceğim.
İyi Ol, Mutlu Ol!
Ebru Şinik | Wellbeing Uzmanı & Bütünsel Sağlık Yazarı